top of page
  • Yazarın fotoğrafıEsma Aydan Dikmen Aksoy

yelkovan


tüm gün oturdum odamda, seni düşündüm. 3 saat önceydi, birlikte çektirdiğimiz fotoğraflara baktım. biri tren garındaydı. biz şehirler arası mini bir yolculuk yapmıştık. sonra diğer şehrin garından çıkıp biraz ilerleyince, minik bir dükkan görmüştük. bize çay ikram etmişti, mutluyduk. ısınmıştık. 7 saat önceydi, ikinci uykumdan uyandım. rüyamda seni gördüm, gülüyordun bana. ama uyumak için çok geçti, uyandım; bana başka bir zaman daha gerçek gülümseyeceğini düşleyerek. 25 dakika kadar önceydi, penceremden dışarı baktım. bilirsin odam yola bakıyor, bilir misin? gidip gelen onca ışık arasında bizi gördüm. tiyatroya gidiyorduk. sonra hatırladım, günlerden pazartesi; bugün oyun yok. 10 saat kadar önceydi, bana aldığın kitabı bitirdim. biz de yolculuk yapalım istedim. bir kitap okuyunca bizim de hayatımız değişir mi? ben belki de buna inandığım için sana bir roman aldım. sahi okudun mu? 2 saat kadar önceydi, babam seslendi. hasta gibiymişim biraz. "yolculuk diyordun" dedi, " ne oldu, neden gitmedin?" "yorgunum" dedim, senden bahsetmedim. 6 saat kadar önceydi, bana gönderdiğin kartpostalları okudum. sonra duvarımda asılı olan tek şeye, dünya haritasına gittiğin o yerleri işaretledim. biraz olsun beni düşündüysen, ben de oralara seninle gittim. 4 saat önceydi, bavulumu boşalttım. gelemezdim ben, anlıyor musun gelemezdim. ben bir roman kahramanı değilim ki, "yeni hayat"ı bulayım. 1 saat önceydi, penceremden bir balon uçtu. koşarak pencerenin yanına gittim. gökyüzünde aheste aheste yükseliyordu. 25 dakika kadar önce, göremez oldum. yollar ne kadar ışıklı! son 5 dakikadır, sana gelememenin pişmanlığını yaşıyorum. odamda saatler çok zor geçiyordu, gara bilet almaya gidiyorum. şu an lunaparkın önünden geçiyorum, ben gelince beni götür, olur mu?

3 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page