top of page
  • Yazarın fotoğrafıEsma Aydan Dikmen Aksoy

katliam-varyasyon 1


gece insanı öldürür. kaç defa söyledim. hiçbiri dinlemedi. işte ben de geceyi arkama alıp öldürdüm onları. nasıl oldu ben de bilmiyorum doğrusu. belki de sorumlusu içimdeki temizlik duygusu. ama görmeliydiniz nasıl temiz bir iş çıkardım! en ufak bir acıma belirtisi göstermeden nasıl da doğradım onları lime lime... el işi kağıdı gibi kestim onları. kağıtlara çizemediğim ne kadar şekil varsa -ki asla resme yetenekli biri olmadım- etlerine kazıdım. her yer kırmızı oldu tabi. oldu... ama bir yolunu buldum temizledim. daha küçük parçalar yordu beni. onlar etrafa dağıldılar. yeşil, mor, beyaz, siyah... türlü tonu düşünün insan vücudundan. ama ben onları uyardım. gece soğuk. hepsine o kadar canice davranmadım, o da var. kimisini de boğdum bir kenarda sessizce. tabi, kimisini de saldım mesela. onlar biraz korktular sanırım. ama, ama banane ki! ne diyordum, evet küçük parçalar yordu beni. sonra elim de acıdı. kızardı da. buz tuttum. krem sürdüm. uyusam geçer mi? * gecenin geç saatinde eve vardım. dışarısı bir hayli soğuktu. ev ise kombinin son gücüyle sıcak. ama, ama biraz sessiz. uyumuş olmalı diye düşündüm. üstünü örtmüş mü acaba? dayanamadım, odasına girdim. bir hayli dağınıktı. yer gök her yer kağıt parçası. kimisinde kan. tanrım! yanı başında makas... nefes alıyor mu? alıyor. şükür! ama bu kağıtlar ne, bu kan ne? dikkatli baktım: tarih: 10.04.2007 tarih: 20.01.2003 tarih: 12.10.2009 tarih: 30.12.2012 ve başka renkte kağıtlarda parça parça kelimeler: mutsuzum sana hep kızdım ben de sevdim * uyusam geçer mi?

-kalk, kalk! seni buraya uyu diye mi getirdik!

-hayır ama uyuması da bir marifet.

sanırım anladılar ama tarihler, mektuplar?

-sen gecenin bir yarısı onca insanı patates doğrarmış gibi doğra ya da kağıt keser gibi şekilli mekilli kes, sonra gel burda uyu, lan kalk!

-lütfen bağırmayın.

-nasıl bağırmayalım peki? yedi yaşındaki oğlum senin gibi şekil veremez kağıtlara. sen şekilleri adamların yüzüne derisine vermişsin be! pis cani!

-ben mi? ama mektuplar?

-bulduk bulduk onları da. azıcık aklın olsa onları ortadan kaldırırsın. vaktinde az yalvarmamışsın. hayır sonra ne oldu da kendi kendine katil oldun anlamadım ki.

-katil mi?

-bazen var ya sırf senin gibileri görünce diyorum robot olsaydık lan. duygumuz falan olmasaydı. senin gibi her aşık olan böyle önüne geleni kesecekse işimiz var çünkü.

-aşk?

-soruları kimin sorduğunu biliyor olmalısın. hiç film izlemedin mi!

-neyse neyse bak uzatmayacağım. zaten müebbet hapis yiyeceksin o cepte. hatta senin gibileri asmalılar ama işte vakti zamanında kaldırdılar idamı halt var gibi. ah assalardı seni de zevkle izleseydim ben de... neyse, tövbe yarabbi! yani hapishanede çürüyüp gideceksin o garanti de sırf merakımdan soruyorum. hani olur da bir gün anılarımı falan yazacak olursam ilgi çeksin diye. niye öldürdün lan onca adamı? manyak mısın sen?

-kaç defa söyledim. hiçbiri dinlemedi.

-neyi?

-sevdiğimi.

-lan psikopat manyak! bu nasıl sevmek be?

-...

-al bunu burdan al, elimden bir kaza çıkacak! hakime mi götürüyorlar hapse mi tıkıyorlar napıyorlarsa! onca işin arasında git bir de aileleri teselli et. psikolog muyum lan ben! götür şunu çabuk! gözüm görmesin!

*

-gereği düşünüldü.

2 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page