top of page
  • Yazarın fotoğrafıEsma Aydan Dikmen Aksoy

kimi mutlu günler


hatırlatın da bir gün size nisanın güzelliğinden bahsedeyim. ve mayısın ve pek tabii haziranın. unutalım yücelttiğim ve size anlattığım eylül güzelliklerini, zira unutmak mümkündür ve bilirsiniz ki unutmak öldürmektir.

hazır nisanın güzelliğinden bahsederken çiçek açan ve zil çalan eteklerden bahsedeyim. çünkü ancak öyle anlatabilirim ne mutlu ve huzurlu olduğumu. okumuş muydunuz renklerin mutlulukla bir ilgisi olduğuna inanıp adalet saraylarını rengarenk boyayan o stajyer avukatın öyküsünü? hatırlatın bir ara buraya da yazayım ve tekrar tekrar hemfikir olalım ideallerini hakimlere, savcılara yedirmemiş o küçük kızla. ancak öyle görebiliriz çünkü eteklerin açtığı çiçeklerin ne mutlu şeyler olduğunu.

görmekten bahsetmişken, hatırlatın size dar odaların dar kafalarını anlatayım. çünkü ancak öyle duyabiliriz tüm bu güzel havaya rağmen okuldaki çürük elma kokusunu. yazıların da kokuları vardır bilir misiniz? teknoloji ne zaman bu kadar ilerleyecek çocuğum? zeki müren de bizi koklayabilecek mi?

koklamak demişken, "herkese selam sana hasret"* kokular bekliyorum. kokuların da mutlulukla bir ilgisi olmalı. şiirlerin, şarkıların ve hatta kuş cıvıltılarının. haziranın, nisanın... benimle hemfikir misiniz?

bazı günler ayaklarımı uzatıp çimlerde yuvarlanmak istiyorum. bazı günler işe arabayla değil, bulutların üstünde zıplayarak gelmek istiyorum. bazı günler başımı alıp uzak ülkelere gitmek istiyorum. bağdat'a ne dersin çocuğum? bunları ancak size söyleyebiliyorum. çünkü kimse bu güzellikleri yüceltmez burada. bütün kuş cıvıltılarına ve rengarenk çimenlerin, yemyeşil dalların mis kokularına rağmen. görün istiyorum, görün istiyorum: hiç bitmeyen bir yaz tatilinde, mutlu mesut yaşıyorum.

*Nazım Hikmet

1 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page