top of page
  • Yazarın fotoğrafıEsma Aydan Dikmen Aksoy

yağ tenceresinden notlar


Elbette daha iyidir yağ çekmesi bir patatesin, dondurulmuş ve tatsız olmasındansa. Böylesi bir patates size ilham bile verebilir, soğuk ve yağmurlu günlerde yapılan pazar kahvaltıları hakkında.

"Kıyı şeridinde bir kadın uyandı yalnız yatağından ve kalkıp kendine bir patates kızarttı, evin kokusu değişsin diye"

Hayır küçüğüm evlerde kahvaltılar böyle hazırlanmıyor, bence şairlerin evlerinde bile.

Elbette daha iyidir bir çocuğun hiçbir şeyi anlamadan bağırıp çağırmasındansa anlayıp sessizce durması. Böylesi bir çocuk size ipucu verebilir, hiç ekşi olmayan yoğurtların pazarı hakkında. Yağmurlu bir pazar günü bir taşra kentinde, hiçkimsenin yoğurdu ekşi değil ve bu ufacık şehirde her şey olması gerektiği gibi gidiyor. Hayır küçüğüm bence adını en çok duyduğumuz o görkemli şehirde de kendini mükemmel sanan insanlar yaşıyor ve emin ol onların da yoğurdu hiç ama hiç ekşimiyor.

Elbette daha iyidir bir kimsenin bir fikre sahip olmaması, durup onu dikte etmeye kalkışmasındansa. Bazı fikirler yağ çekmiş dondurulmuş patatese benzer, sen daha kötüsü olamaz derken. Evet küçüğüm ben de dahil olmak üzere bütün insanlar böyledir. Hataları ve dikbaşlılıkları, hayalleri ve kitapları ile oturur kahvaltı yaparlar. Beceriksiz olanlar patatese yağ çektirir ve fakat utanmadan saklayabilirler ayıpları. Oysa bir patatesin nesi ayıp, dünyanın onca günahı karşısında.

Bir kahvaltı küçüğüm elbette daha iyidir söyleyeceklerimizin birazını dahi azıcık ucundan çıtlatabildiğimiz vakit, önümüzde bir demet çiçek, hayalimizde iyileşmiş sevgili ve uzakken sevimli bataklık canavarı ülkesine kapımızdaki kedi ile. Bunların değerini bir akşam yemeğinde anlatabilmek dileği ile.

12 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page