top of page
  • Yazarın fotoğrafıEsma Aydan Dikmen Aksoy

sarılmaklar ya da sürecin dokuzuncu öyküsü


Birdenbire tanışıyoruz, sarılmak için mesafeler.

Sonra bir hafta sonu karşılaşıyoruz. 1, merhaba. 1 de giderken, etti 2. Hoşça kal. Ertesi gün yeniden: 1, günaydın. Uzun bir gölün etrafında sessiz sakin yürüyoruz. Aynı akşam otobüse bindirirken 2, bir daha ne zaman görüşürüz?

İki hafta sonra ile başlayan bir hafta sonu mesaisi. Her birinde en az 4 kez, kimisi legal kimisi illegal sarılmaklar.

Sonra bir hafta sonu, 4'ten de çok, evet evlenebiliriz, buna yasal bir engel yok.

Sonra daha sık buluşuyoruz. Kıyafetler, gelinlikler, damatlıklar... Ailecek sarılıyoruz; 1, 2, 3, 4.

Gelir, hiç gelmeyecekmiş gibi olan gün. Bizim acelemiz de var, evleniyoruz. İyi günde, kötü günde; bir daha sarılıyoruz. Bizler ve tüm salon, dans ediyoruz.

Bundan sonra sarılmalar hep legal, sokak ortasında, bir evin odasında, ani romantizmin doruğu alışveriş merkezi merdivenleri, sinemalar, kafeler; daha aklına nere geliyorsa. Evimiz birden fazla şehre dağılmış, olsun; yani birden fazla şehirde; 1, 2, 3...10.

15 günde bir, başka bir şehirde buluşuyoruz. Bazen şehirlere bombalar da yağıyor, git gide bir şarkıya dönüşüyoruz. Biz hiç yılar mıyız, yılmıyoruz, sarılıyoruz; 1, 2, 3...10! Kimi zaman Karadeniz'de 1, 2, 3, 10; bazen de güneydeyiz; 1, 2, 3, 10! Sular altında kalmış bir şehir; 1, 2, 3, 10, bazen de sulara mendirekten bakıyoruz.

Sonra bir sebepten; ama türlü türlü sebepten aradan geçmiş 6 ay, bizler yan yanayız. Tüm salonun olanlardan haberi yok; ama artık akşamları buluştuğumuz bir evimiz ve bir de yüksek tavanlı bir salonumuz var. Sevinerek şimdi; 1, 2, 3, 10! Gerçi biz o yüksek tavanı bulana kadar 3 ayrı ev değiştirdik. 3 ayrı ev için bir daha: 1, 2, 3 sarılmaklar!

Evli insan saymaz kaç kez sarıldığını. Hatta bunlar yüksek sesle de söylenmez. E biz de söylemiyoruz. Ama ben biliyorum; 1, 2, 3, 10; 1, 2, 3, 10! Mutluluğun sırları.

Bambaşka şehirler görmeye devam ediyoruz: Denizli, 1, 2; Antalya, 1, 2; Bursa 1, 2, 3, 10; eve dönüyoruz.

En sonunda yerleşeceğiz evimize; 1, 2, 3, 10; yeni evimize kedimiz de gelecek 10 üzerinden 10 kere 10! Annemle halılar beğeniyoruz. Otobüsten bir bilet aldık, koltuğumuz 1, 2, 3, 10 ne fark eder? Daha inmeden geliyor haberin. Geri dönüyoruz.

15 gün beraberiz, iyi ne güzel. 15 gün sarılmaklar; 1, 2, 3 10! Her acı bir yerde güzelleşir, kollar sarmaktan vazgeçmezse, 10. Bizim kollarımız hep güçlüdür, inan hep öyledir, 10.

Bir sabah kahvaltıyı geçe bırakıyoruz. Hiç unutmuyorum hatta, gözleme yiyoruz. O zamana kadar yürüdüğümüz yolu, bu sefer arabayla gelip gidecek, tamam. Geç kalma diyorum 1. Aradan geçti bir saat. Gelen yok.

Saat 2 oldu, telefonum çalıyor. Ani bir haber, çıkıyorum evden. Emniyette buluşalım, öylesi daha emniyetli. Sarılıyorum sana 1. Şimdi yeniden avukatım. Eve gidiyorum eşyalar için, elim çabuk, geldim, 2. Gözler altında sarılmaklar! Bir sorti de kitaplar için, etti 3. Günü kapatıyoruz. Gün sonu raporunda elde var 4 sarılmak.

1 hafta göremiyorum seni. Şehirler değiştiriyoruz. Sen güneş ışığından saatler yapıyorsun, ben sana alışverişler: Gömlekler, havlular, iç çamaşırları... Hepsi sana sarılır bir de benim yerime; yani hiç bitmez bizim 1, 2, 3, 10!

Sonra taa çocukken geldiğim o şehirde seni ilk görüşüm. Parmaklıkların ardından. Sarılmak Türk filmlerinde. 1, yok.

Bir dahaki görüşüm 4. günde olacak. Sarılmak, yine yok.

Çok sonra, bu şehre yerleşince ve yine avukat olunca; işte o zaman sarılmak, bizim en güçlü silahımız. Hoş geldin 1. Yine gelirim 2.

Bir defasında uyarı da aldık, almadık değil. Yalnız avukat hanım, samimiyeti azaltırsak; olur hayhay dokunmayayım ellerine. Yine gelirim 2.

Zayıflamışsın 1. Sen de kilo almadın hala 2. Elin boş gelmişsin 1. Salı günü görüşürüz 2.

2 deyip geçme, bunu bulamayan da var. 6 ayda haftada en az 2 kez sarılmaklardan ayda eder 8, bunca zamanda eder 48 sarılmak! Yani belki 5 gün anca geçti paralel evrende.

Ama biliyorum ben; 1, 2, 3, 10! O gün daha çok sarılacağım.

118 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page